YUNUS EMRE

Selçuklu Döneminde İç Anadolu sahasında yetişmiş ünlü Türk mutasavvıf ve Türk şairi. Kendisi 13. ve 14.yy dönemlerinde yaşamıştır. Onu anlatmaya Cumhuriyet Dönemi sairlerinden Necip Fazıl Kısakürek'in dizeleriyle başlasak iyi olur.

Kaç mevsim bekleyim daha kapında,

Ayağımda zincir, boynumda kement?

Beni de, piştiğin bela kabında,

O kadar kaynat ki, buhara benzet!

Bekletme Yunus'um, bozuldu bağlar,

Düşüyor yapraklar, geçiyor çağlar,

Veriyor, ayrılık dolu semalar,

İçime bayıltan acı bir lezzet.

Ruzgara bir koku ver ki, hirkandan;

Geleyim, izine doğru arkandan;

Bırakmam,tutmuşum artık yakandan,

Medet ey dervisim, Yunus'um medet!..

Evet, aynen Necip Fazıl'in dizelerinde belirttiği gibi Yunus Emre olmak, çağlara adını yazdırmak hiç kolay olmadı elbette. Ortalama 40 sene çile çektiği söylenebilir. Öncelikle şunu belirtmeliyiz ki kendisinin ümmi bir isim olduğu soylense de evveliyatinda Karatay Medresesi'nde iyi bir eğitim aldığı bilinmektedir. Çok iyi derecede Farsça ve Arapça bilmektedir ve bunu şiirlerinde kullandıgi dilden de anlayabiliriz. Bu arada kendisi 1240 doğumlu olup 82 yaşlarında vefat etmiştir. Doğum yeri ile ilgili yapılan araştırmalar da Sarıköy veya Karaman olabileceği söylenmektedir. Kendisini "13.yy'in Son yarışında Sivrihisar civarında yetişmiş bir Türkmen köylüsü" olarak tanımlamaktadir.

   Bu ayki yazımda sizlere öncelikle Yunus kimdir ve bizler için kiymetinden bahsetmeye çalıştım dilim döndüğünce. Bir sonraki yazımda ise, devlet adamı Yunus Emre ve sonrasından bahsedeceğim. Saglicakla kalın.